Emrah TOY

Tarih : 12-05-2012
Kategori : Kişisel

0

Yorum

Kalemine ( klavyene ) sağlık Erol DAĞ;

Bu yazı Erol DAĞ‘ın, Hassan Sabbah’dan V for Vendetta’ya oradan bizim Redhack’e… adlı Dağ Medya‘da yayınlanan yazısına geri bildirim olarak yazılmıştır, önce söz konusu yazıyı okumanızda fayda var.

Kimi anlar olur ki bu hayatta, bir aktivistin yaptığı hareket içinde bulunduğumuz halet-i ruhiyede bir fırtına koparır. Kendimizden yola çıkar aktivistlerin hareketinden rüzgar alır engin denize açılır. Bu yazı bu anlamda kişiselliğini koruyarak eylemin sizdeki sonucunu çok güzel anlatıyor. Bana Ernest Hemingway’in bir kitabının giriş kısmından feyz alarak yazdğım şu yazımı hatırlattı.

Ancak red-white-blue farketmeksizin hack ve hacker ahlakında taraf olmama desturu vardır. Zira gerek sosyal hackerlık anlarında gerekse hack sonucunda ortaya çıkan verilerin tarafı yoktur. Veri veridir, etkinin niteliği etkilenen tarafca belirlenir ( ders alınır yahut alınmaz ).

Redhack grubu kullandığı simge-imge ve tavırlar ile pek çok insanın içerisine düşebileceği en basit komplo teorisini getiriyor benim aklıma. Söz gelimi devletin gizli ve güçlü bir kolu dikkatleri üzerine çekmemek, uzaklaştırmak için kendisine bir rakip yaratır. Bu rakip tamamen kendisi olabileceği gibi belirli yerlerine adamlarını yerleştirdikten sonra yönetebileceği harici grup-olay-etkiler de olabilir. Redhack in kullandığı imgeler-simgeler işte burada biraz tehlikeli ve hack ahlakına pekte uygun değil, egoları yüksek, kibirliler. Önce insanların hoşuna gidecek bu tavırlar olaylar duruldukça bilinçlerde o kadarda iyi bir iz bırakmayacak, ( bir düşünün karşınızda bir hacker var ve size redhack grubu gibi davranıyor ). Sonrasında taşıdıkları imge ve simgelere uygun davranmayarak o imge ve simgelerin anlamlarını kaydıracaklar. İnsanların kafaları karışacak, inançları bulanacak. Bundan kimin çıkarı olur dersiniz ?

Dediğim gibi bu bir komplo teorisi ve ben buna inanmayı tercih ederim. Zira bana göre akıl ve mantık ile yürütülecek bir sisteme yapılacak etki-aktivite-eleştiri-eylemsizlik, insanın kendi dinamiklerinden ve vicdanından kuvvet almalıdır, x grubunun hareketlerinden değil. Gerçekçi olan budur. ( Kişisel görüşüm )


Bu blogu sevdinse yazacağım diğer yazıları kaçırmamak için RSS aboneliği yapabilir yada Twitter üzerinden takip edebilirsin. Yazılarımı facebook’da paylaşabilir ve arkadaşlarına önerebilirsin.

Sende de ki;